Çakalların Hükmü, Kurt Ayağa Kalkana Kadardır…Adam Olana Notunu Öküz Olana Otunu Veririz..

Ali Aladağ isimli yazarın 23 Kasım 2017 tarihli yazısından alıntıdır.

“Bir Milleti yok etmek için oynanan kahpelikler-şerefsizlikler…Adilikler…Ve içerideki işbirlikçileri…
Biz dimdik ayaktayız…Siz kahpeliğinize-şerefsizliğinize-adiliğinize fasa-fiso oyunlarınıza devam edin…
Hepsi boş…
Tiri-viri…
Ali Aladağ olarak diyorum ki..Adam olana notunu…Öküz olana otunu veririm…Sıkıntı yok…diyeceksiniz ki… Öküz çok…Sahiden o kadar çok öküz var ki… Bende diyorum ki…Sizde öküzlere otunu verin…Sorun yok…
Bak dostum…Körden değil…Nankörden…Yüzsüzden değil…İki yüzlüden…Tipi bozuktan değil…Sütü bozuktan korkacaksın…
Dürüstlük pahalı bir mülktür…Ucuz insanlarda bulunmaz…
Sesleri duyuyorum…Diyorsunuz ki…Keşke insanlarda araba gibi olsaydı…Tanımadan önce usta bir bak hele şunun arızası var mı ?
Öyle ya …Ağacın çürüğü özünden insanın çürüğü sözünden belli olur…
Ha birde…Kahpeliğin okulu yok ama mezunu çok…
Kahpede çok…
Alışamadım …Alışamadım…Çayın şekersizine, insanın şerefsizine…
Son dönem şahsiyetten yoksun alçak-gambaz-düzenbazların sayısı hayli arttı…
Ben onlara…fasa-fiso…Tiri-viri…diyorum…
Çukurdan  çeker üste alırsın…
O
Yine çukura gider…Gözü ordadır…Yani Çukurda…
Kendisine Çukuru layık görür…
Alçakta alırsın…
O
Yine alçağa gider…
Öyle ya
O  alışmıştır…
Alçak olmaya…
Alçak…
Ucuz insanlar çok …
Şeref şahtır…Şöhret piyon…
Şöhretini kaybedersen 2 puan gider…Şerefini kaybedersen oyun biter…
Hey hat…
İnanın…
Şerefin kadar konuş desem…Sonsuza dek susacak insanlar tanıyorum…
Öyle ya bazı insanlar…Kalem gibidir…Ne kadar ince kibar renkli görünseler de…Ham maddeleri odundur…Odun…
Namerde nar ağacı…
Yiğide dar ağacı düşer….Hayatta…
Şerefliyi…Şerefsizler…
Yürekliyi yüreksizler…Eleştirir…
Soysuz alçak desem alçaklığa soysuzluğa bile değmezler ki…
Onurunu ayaklar altına alan desem…Onuru yok…Şerefsiz desem zaten şeref yok…”

Gelelim Bolu’ya…

Çakallar Kaçtığına Göre Kurtlar Ayağa Kalkmış. Güzel!

BGC yönetim kurulu başkanı ve diğer üyeler siyasi partilerin basın gruplarından çıkıyorlar ve dün BGC yönetimi ile bazı üyeleri kendi kumaşlarını tezgaha seren eleştiri sınırlarını da aşan ithamlarda bulunuyorlar. Diyorlar ki “Bu onur fukarası zevatlar, Bolu Gazeteciler Cemiyeti (BGC) üyesi olmadığı gibi hiçbir gerçek gazeteci tarafından da meslektaş olarak kabul görmemektedir. Durum böyleyken, cemiyetimiz ve üyelerimiz bu zatları muhatap alanları muhatap almama konusunda net bir karar almış ve şu dakikadan itibaren kararını uygulamaya koymuştur. Ahlak sorunu olan bu tiplerin haberlerine itibar edilmemesi ve gazetecilik mesleği ile bağdaşmayan onursuz insanların gazeteci olarak kendini satma çabasının beyhude bir uğraş olduğunun tekraren anlaşılması için kamuoyunu saygıyla bilgilendiriyoruz” ifadelerine yer verildi. Yani pes doğrusu şuraya bir CV bırakın desem kendinizi daha iyi anlatamazdınız.

Kendilerini Ahlaklı Ve Onurlu Olarak Görüyorlarsa Biz Değil İsek Bundan Utanç Değil Sevinç Ve Mutluluk Duyarız.

Geçtiğimiz günlerde birkaç eleman alalım istedik diğer basın mensubu arkadaşlara sorduk ne kadar bu sektörde ücretler dedik “1000 lira ila 1500 lira arasında” dediler. Hani dedim bunun sigortası asgari ücreti yok mu? “Vallaha yok Bolu piyasası bu şekilde” dediler.

Bolu Belediyesinden para alanlar listesinde adı olmayan bazı haber siteleri gözüme ilişti araştırdım meğerse vergi kayıtları olmadığı için fatura kesemiyorlarmış. Bir şirketleri olmadığı için personellerine de sigorta yaptırmıyorlar yani.

Resmi kurumlar birçok konuda veri/bilgi vermese de elimizdeki bilgilerin kontrolünü yapmamıza olanak veriyor. Örneğin turkiye.gov.tr adresine girip kimlerin basın kartı olup olmadığını sorgulayabiliyorsunuz. Maalesef ki o atar satar yapan sağda solda ahlak onur abidesiyiz diye gezinenlerin hiç birinin basın kartı olmadığı gibi BGC başkanının da basın kartı ve fatura kesebileceği bir firması yok!

Üç paragrafın özeti şu, vergi kaçırıyorlar, insanları sömürüyorlar, basın kartları olmadığı için de gazeteci değiller!

BGC’ye Üyelik!

Belediye başkanı Tanju Özcan diyor ki “biz sadece BGC’ye üye olan haber sitesi ve basılı yayına reklam geliri ödüyoruz bunlar yaklaşık 150 kişiye ekmek yediriyor” diyor. Basın işi yapmak için BGC üyeliği şart değil sayın Özcan! Peki sizin ödediğiniz paralar gerçek hak sahiplerine emekçilere mi gidiyor yoksa ki birilerinin saçına jolemi oluyor? BGC başkanının firması yok! Devlete vergi ödemiyor! Sarı basın kartı yok! Bin lira maaşla personelini açlığa mahkum etmiş. Sayın başkan biz olsak olsak gider Galatasaraylılar derneğine üye oluruz. BGC bize yakışmaz.

Eliniz Kanlı Suç Üstü Yakalandınız!

Sayın başkan diyor ki belediyenin asli görevi basına destek olmak, belediye kanununun hangi maddesinde basına destek olunacak hükmü yer alıyor?

Belediye ve diğer partiler faaliyet ve aktivitelerini tanıtmak için tabi basına ödeme yapacak bu para da analarının ak sütü kadar helaldir. Ama! Siz basın değilsiniz kardeşim! Sizden olsa olsa sosyal medya fenomeni olur nedenlerini yukarıda belirttim. Belediye desin ki ben icraatlerimi tanıtmak için sosyal medya fenomenine şu kadar para ödedim kabul! Buna da kimse bir şey demez hatta hiç tepki de almaz. Ama siz basın adı altında birilerine para ödeyip bak kardeşim! Belediye aleyhinde tek bir olumsuz haber olmayacak derseniz! Basın olduğunu iddia eden kişiler de Tanju Özcan avanesi ve Bolu belediyesi hakkında tek bir olumsuz haber dahi iki yıldır yapmazsa o zaman siz gazeteci değilsiniz kardeşim. Allah aşkına soruyorum 31 Mart 2019’dan bu yana Bolu belediyesinde hiç mi kötü bir şey olmadı?

Sizler daha çok bahşiş alabilmek için hayatını bu mesleğe adamış Kamuran Alagözoğlu gibi, Süha Alparslan gibi gazetecilere onursuz ahlaksız diyemezsiniz. Bizim ve kamuoyunun tepkisi bunadır. Şimdi gidin ötede oynayın sosyal medya şovmenleri ile daha fazla vakit öldürecek de değiliz.

- Reklam -

spot_img

Ulusal Haberler, Bolu'dan Güncel Haberler ve Daha Fazlası

spot_img

- Reklam -

sanalbasin.com üyesidir